Sözlük
Ken

Ken (İng.): tanımak, bilmek, entelektüel görüş... Kanı. Kann, kennen (Alm.): bilmek, anlamak. Bekannt (Alm.) bilinen. Türkçe kanı, kanmak, kandırmak. Kanık: kanmış, ünkan (Altay dahil pek çok lehçede) alışmak, kanıksamak, bilmek (Radloff). 'Kanaat, kani': Arapça deniyor, kafi olmak kaynaklı deniyor? Buna soru işareti koyuyorum. Bu anlamda bile Türkçe 'kan-mak': doymak ile kök bağlantılı. / Hint-Avrupacı etimolojik uydurukçuluğun ilacı en eski diller. Bunlardan, örneğin Hititçeden sözcük karşılığını koyar koymaz balonları patlıyor. İşte bir örnek daha: kane-is, kne-is: recognize, to know, acknowledge, kan, kanma, kanı