Gündelik yaşamdaki siyaset

 

Gündelik yaşamdaki siyaset

Bir şeyi söylemenin en iyi yolu onu yapmaktır.

J.Marti

 

Kendisini çok muhalif olarak gören birisinin kendi yaşam alanında piramidin en tepesinde oturduğunu görebilirsiniz. Kendisini çok muhalif olarak gören birisinin evde karısına, çocuğuna davranışı, en büyük despotlarla yarışabilir.

İnsanın kişiliği, kendi yaşam alanında yaptıklarıdır. Siyasal iktidar karşısında iktidara tapınma, onu destekleme davranışına çok sık rastlanır. Bu davranış çok incelendi, üzerine yüz binlerce sayfa yazı yazıldı. Siyasal iktidara karşı muhalif olmanız, sizin iktidarı tümden reddettiğiniz anlamına mı gelir?

 

İnsan, “tam olarak” nedir?

İnsanın ne olduğu, kendi yaşam alanında yaptıklarıyla belli olur. Gündelik yaşamda en cahil insanlar bile sezgisel olarak bunun farkındadır.

En azılı muhaliflerde, korkunç iktidarlarla karşılaşabilirsiniz.

Bir insanı verdiği oydan değil lokantada garsona nasıl davrandığıyla tanıyabilirsiniz. Bir insanı siyasal nutuklarından değil, evdeki temizlikçiye, sokaktaki dilenciye davranışlarından anlayabilirsiniz. İnsan günlük hayatın ayrıntılarında, yaşamın kılcal damarlarında yaşar.

 

İnsan hangi “ölçekte” aranmalıdır?

Büyük ölçekte “söyledikleri” değil, küçük ölçekteki “yaptıkları”dır insan. İyilik, kötülük, merhamet veya gaddarlık; her türlü ahlaki sıfat bu ölçekte var olur, gerçekleşir. İnsanı arayacaksanız bu ölçekte aramalısınız. Bu ölçeğe indiğinizde en azılı muhaliflerin bir kısmının dünyanın en bencil insanları olduğunu görebiliriz. Dikkate almamız gereken ölçek bu ölçektir; çünkü yaşam burada akar. Herşeyin başlangıç yeri burasıdır.

 

Kılcallardaki siyaset

Günlük yaşamın ayrıntıları korkunç derecede siyasaldır. Mesela bir lokantada yemek siparişi verirken garsona davranışınız, garsona at sineği muamelesi yapmanız siyasaldır. Mesela kapıcınıza çöp verirken, mesela temizlikçinize günlüğünü öderken tavrınız siyasaldır. Bir doktorun gariban bir hasta karşısındaki ses tonu siyasaldır. Çocuğunuzun sorduğu soruya yanıtlarınız, bu sıradaki ses tonunuz siyasaldır. Altınızda çalışan insanların sizin hakkınızdaki düşünceleri ve arkanızdan konuştukları siyasaldır. Sizin “iyi” mi yoksa “kötü” bir insan mı olduğunuz siyasallığın doruğudur. Öldüğünüzde kaç kişinin sizin arkanızdan üzüleceği oldukça siyasal bir konudur.

Kısacası siyasetin dokusu, büyük siyasal “sözler”den değil aslında küçük günlük “davranışlar”dan yapılmıştır.

 

                                                                                                                       Taylan Kara

                                                                                                                     taylankara111@gmail.com

Facebook
yorumlar ... ( 65 )
28-03-2015
27-03-2015 22:51 (1)
ben sokaktaki dilencilere pek hoş davrandığımı hatırlamıyorum. kötü davrandığımı da hatırlamıyorum ama... olsun. yine de onlara karşı iyi davranmamışsam azılı bi stalinist olabilirmişim gibi geliyo bana. burdan da bi stalin dokundurması peşinen çıkartalım. 1 haftadır görmemiştim cugaşvili'nin lakabını site afakında. içim bulandı. bi hoş oldum. kendime geliym diye şöyle bi ağız dolusu stalin ya da stalinist diyeyim diye uygun anı bekliyodum. oh. içim rahatladı. yağlarım eridi. morbid obeziteye kesin çözüm bu mu ola ki? siyasetin dokusu Okşan'ı da uyandırır mı ki? doku, dokunuş, dokunma... taktilite! a.y.a. salamsss
27-03-2015 23:01 (2)
Yazarın bütün görüşlerine katılırım. Ama bana göre de dilenci örneği iyi olmamış. Kötü davranmamak lazım tamam. İyi davranmak çözüm mü? İyi davranmak para vermek mi? Biliriz birçoğu kendi çapında mafya, birçoğu sahtekar. Bazıları benden zengin.
27-03-2015 23:35 (3)
"iki kişinin olduğu yerde siyaset başlar"derler.dbo
27-03-2015 23:52 (4)
Sn yazar "dilenciye davranışlarından anlayabilirsiniz" demiş, katılırım. Bir insana, davranmadığınızı sandığınız sırada dahi aslında davranmış olursunuz, bi nevi. Trafik ışıklarında beklerken cam silmek veya bir şey satmak için yanaşanlara nasıl davranırsınız? Gözlerine bakar mısınız? Hayır istemiyorum, der misiniz? Görmezden mi gelirsiniz? Sert bir sesle öteler misiniz? Onu ve size hizmet sunan başkalarını, bir insan olarak görür ve böyle gördüğünüzü ona hissettirir misiniz, o da böyle hisseder mi?Evet, Sn Kara, önemli bir konuya değinmiş, yine. Okşan
28-03-2015 00:02 (5)
Okşan hanım, ben de gözlerinin içine bakar ve bazen konuşurum. Para da verdiğim olur ara sıra. Ama bunlar hizmet sunmaz. Camı kirletirler. Kirletsinler, çocuktur, fakat arkada bekleyen ve sizin verdiğiniz paraları toplayan kazık kadar adamları da görürsünüz. O çocukları okula göndermeyip zorla çalıştıran ufak mafyaları fark edersiniz. Örnek biraz karşık onun için dedim. Kadın yüreği farklı bakar biraz tabii, ama gerçek çocukları bu işe teşvik midir değil midir?
28-03-2015 00:02 (6)
Oh, Okşan iz bek. Hav ay mist yu! Bu arada, davetime hemen cevap vermen beni öyle onöre etti ki, anlatamam. Çok dokanaklı! a.y.a. ciğersss
28-03-2015 00:14 (7)
Sn 5 no, ben o çocuklara da dilencilere de para vermem. Para vermenin onları veya çalıştıranları teşvik ettiğini, döngüyü beslediğini, devletin ise bu sömürüye engel olması gerektiğini düşünürüm. Ama reddetmeyi de olabildiğince incitmeden yapmaya çalışırım. Okşan
28-03-2015 00:50 (8)
Taylan; hayatın çok zor olmalı! Bu incelik; bu dürüstlük, bu doğruluk! Bu derin ve korkunç empati ile hayatını nasıl sürdürüyorsun? Ama işte tam da büyük yazar bu ruh'u taşıyanlardan çıkar! Bu karakterden! Ve elbette bedeli vardır; ödüyor olmalısın! Üst kalsın diyerek. Bu sitede bu ruh halinin tam zıddı, yaşamın, insanlığın siyasetin atom altlarını çözümlemiş karakterler arasında yazdığını da biliyor olmalısın. Dilenci, o cam silicilere buz gibi davrandığım çoktur. Her seferinde hayatın adaletsizliğine içimden kahrederek! Sokaklarda yaşayan şarapçılara bozukluk bulmak için çırpındığımı da.Dilenci olarak hayatını uzatmak isteyenler yerine sokaklarda ölümüne şarap içerek yaşayanlara saygı duyuyorum! Ama Taylan K.'nın anlattıkları bambaşka bir şey. O, örneğin baştan sona feodal, hiyerarşi, tahakküm ve iktidara boğulmuş "sosyalist" adamların partisinin bize özgürlük getireceği iddialarının kofluğunu da anlatıyor; muhalifine tekme tokat saldıran sosyal demokratların sahtekarlığını da...
28-03-2015 09:49 (9)
çok özel anıların, çok özel insanlarının belki bir kaç yıl sonra aynı noktada buluşacak görüş ayrılığı üzerinden "insaniliği" yitirmesini... Hani itin biri "Kahraman'a" saldırır; o da mecburen bir yumrukta onu yere serer ve sırtını döner gider... ken o kalleş sırtından vurur ya onu! Taylan, sırtından vurulacak olanlardan! Ama ölmeyecektir de! ********************************************************************** Bu yazı aynı zamanda sol-sosyalizm'in neden hep yenik, neden hep ezik olduğunu da açıklayan bir yazıdır; söylemi ve davranışlarıyla artık trajik olduğu açıkça gözlenen "sol siyasetin" neden yerlerde süründüğüne ait bir saptamadır. Yarılmış, şizofrenik sol siyasetin, idealleriyle kendi gerçekliği arasındaki uçurum boşluğunu anımsatan. Ve "erdemli, iyi" insan olma halinin ne kadar güç olduğunun; kendi içinde "devrim" yapamamış olanların o "çocukça devrim" palavraları ile yalnızca kendini kandırdığının... ogürsel
28-03-2015 09:49 (10)
Çok kişisel bir Taylan kara zerafeti. Serkan baknalı
28-03-2015 09:50 (11)
Dilencilere özellikle iyi davranmak, insanlık onurunun ayaklar altına alınışını desteklemektir. Kötü davranmaktan farksızdır. Hastalığı sürdürmek ve yaymaktır. Dilenci değil hırsız olsalardı daha çok desteklemeliydiniz. Dilenciye yardım etmenin verdiği iç huzur, o insanın karşısında sahip olduğunuz iktidarın keyifle sürdürülmesidir. İktidarın keyfini çıkarmak ve iyi bir insan olduğunuzu düşünmenin boş hayaliyle mutlu olmaktır. Hastalığı yaydığınızın farkına varmazsınız. Arkanızı döner gidersiniz. Fakirlik sürerken, siz üstünüze düşeni yapmış hissedersiniz. Dilenciye iyi davranmak için çaba göstermek gizli iktidarın dayanılmaz hafifliğidir.
28-03-2015 13:30 (12)
Burjuva sanal hayatta çok duyarlıdır. Kitaptaki kibritçi kıza acır, ondan kibrit almayanlardan nefret eder. Ama gerçek hayattaki kibritçi kızlara ise onlar gibi kötü davranır. Sanal duyarlılık küçük burjuvanın sadakasıdır. Bir alçak olmadığına inanmak, her alçak için vazgeçilmez bir ihtiyaçtır. Böyle de buyurabilirdi zerdüşt kitabından. T.Karanın kitabından aklımda kalan bir yer.
28-03-2015 13:31 (13)
Dilenciye iyi davranmak dilenciye para vermek değildir ki. Okşan-
29-03-2015 12:24 (14)
Ben de şu gelişine burjuvaya, küçük burjuaya vurma ucuzluğundan tiskiniyorum, daha önce de söylemiştim, hatta bir anti-klişe tim kurmayı önermiştim. Nezaket timsali T.Kara gerçekten böyle mi demiş? Ama o nezaketin de bir "adversary"si "dış düşmanı" olmalı haliyle; Doğan Hızlan ve "Nişantaşı edebiyatı"nı biliyoruz, demek bir de geçmişin "çoksatan"ı küçük burjuva. Ulan Bireht bunu da sen ayağa düşürdün ya... "Dinle küçük adam" tadını yakalamışıtı bir yazısında Kokuyan da. Merak ediyorum bunun dışında kalan küme, "gud gays", "ego" kim? Proleter devrimci mi, aydın mı, nesnel bilinç mi? Bir konlikt of ineterest bildirimi yapılabiliyor mu? Alçak genellemesinden nasıl muaf olunuyor? Dilenciye nasıl yaklaşılırsa büçük kurjuva pozisyonuna düşülmüyor mesela? Kıllığına ben de isimsiz. Ben kim miyim? Çarli, belli değil mi?
29-03-2015 12:57 (15)
çarli hocam, bira, cigara? bence haftaya (nisan'ın ikinci haftasonu) bi booze edelim. hatta bu sefer mehmet harma hoca da kesin gelsin. gelmezse faturayı direkt ona gönderelim (hemi de taksi masrafını da ekleyip ve hatta istanbul'un dilencilerine ve selpak satan sümüklü bebelerine de madeni olmayan hibelerde bulunup; gadındoomcu ne de olsa, zengindir zaar). cücükburcuva cücükburcuva takılalım. av yasağı geliyo. kebab yapak bu sefer. ocakbaşı? ciğerden girek, böbrekten çıkak. tırnaktan başlayak, gulakta bitirek. hemi de 1 mayıs'ta alanlara, 2 mayıs'ta iskonto olayını da konuşuruz. san-ba'lar izin versin, insanbu diye tişört ve flama yaptırak. yoksa 1 mayıs'ta non-emekçi cücükburcuvaspor olarak çarşıya mı yancı girsek acep (bizim taraftar kendi takımlarından başkasını tutmaz ne de olsa)? o da bi ritüel neticede. din-iman modülümüzü çalıştırak arada. SSS. saygı, sevgi ve selam (K.A.dan alıntıdır, bence SSS salam, sucuk ve sosisi remzeder, life inat!) a.y.a. pazar piyizinde
29-03-2015 13:00 (16)
by the way, -YAYIMLANMADI- (Editör Notu) diyollar. gerçi hepimiz hrantız. hepimiz dinkiz. o ayrı mevzuu amma. okuyan. okuyan. okuyan. valla da olur. çarli'nin kuzeni vili EDİTÖR 3 NOTU DEVAMI: o konulara girmeyelim dostlar, yoksa böyle zumzuk yersiniz.
29-03-2015 13:57 (17)
hoca güzel bi inisiyal-soyad füzyonu yapmıştı. ondan şeyettim ben de. tamamen yaratıcılık babında. zumzuğuna gurban olduğumun fantomu. sağ yanağımda gurugafa belirmiş. kime öptürem de geçsin.
29-03-2015 14:04 (18)
Zumzukların efendisi konuşuyor: Sevgili 17 numara, galiba ch sizin sandığınız kişi değil. Emin değilim, belki siz haklısınız, ama bana başkası gibi geldi. Belki bir önceki soruyu (şu cinsel saldırılarla ilgili kitap var mı sorusunu) sorandır. Sevgiler, saygılar tekrar. Bu SSS kısaltmasının mucidi yine çok enteresan fikirler sahibi sağcı dostum Doğan T.E. bunları okuyor mu acaba? :)) Kaan A.
29-03-2015 14:56 (19)
bizde KSS vardır. KARDEŞ SEVGİSİ VE SELAMI (varyasyon az da olsa mevcut). ch'yi bilmiyorum. ama çarli'den eminim. "bu tarz benim" yarışmasına girse de sekmez. noktasından tanırım onu. hürmetz mil. a.y.a.
29-03-2015 18:19 (20)
Sayın T Kara sizi kısa süreliğine de olsa görmüş ve tanımış biri olarak yaşantınızın o kısa kesitinde ilkelerinizin dışına çıkan hiç bir davranış görmedim. Sırtından bıçaklanma potansiyeli yüksek bir kahramansınız . Çok önemli bir konuya parmak basmışsınız yine. Çevremizde söylemiyle eylemi birbirini tutmayan o kadar çok insan var ki...Kendilerindeki bu çelişkinin farkında bile değiller yada umursamıyorlar.RL
29-03-2015 18:19 (21)
Sevgili a.y.a 8-9 bin km uzakta gecem gündüzüme karıştı. Nisan ayinine katılmak en büyük planım olur. Tişört flamaya da varım şahane gider. Ferrarimi uzun zaman önce sattığım için kadın doomcunun parasız akademisyen alt grubundanım ama faturaya destek atarız. KSS mh
29-03-2015 19:42 (22)
İlkinde ektiğiniz için bu sefer cezalısınız. Şaka şaka. Çarli hoca bi mekan söylesin. İncirli'de Hünkar'a gidersek hesap komple benden. Ocakbaşı. Bahçesi açılır o zamana. Babaanneme yakın. Ordan ben kaçarım kolay. Akrabam değil. İndirim yapmaz. Ama benim davetlim olursunuz. Başka yerde olacaksa da gavur hesabı yaparız. Hiç de sevmem gavur hesabını ya. Gerçi anam gavur. Olsun. Ferrari? Ben en son merso bıraktım. Sarıydı bi de. Fikrimin ince gülü. a.y.a. hürmetzzz
29-03-2015 21:22 (23)
Elbette ikisi de sandığı kişi, hatta başta a.y.a.'nın amcası diye basacaadım imzayı, o kadar olur yani. Ch; Ç ile karışmasın için. Ne o, seni beğenmeyiz, sevmeyiz mi sandın tüylü Fantom? Zaten boyuna harf sürçüp küçük yazılardan yakınan kim var? Yalnız rica etsem zaruri olmayan hallerde şu "neyin peşinde" kalıbını kullanmasan, bana Vözdemiroğlu'nu hatırlatıyor, yakıştıramıyorum. 29 nisan-2 mayıs münihte bir erih fırank biraderliği durumu var, onun dışında her türlü varım, alman usülü, fırançe usülü olur, incirli olur, küçükçekmece dükalığını da merak ediyorum. Hatta Harma gelsin, ben ısmarlıycam. Okulda bana Dartanyan diyesilermiş bir zaman, hiç o açıdan bakmamıştım ona da, ÜmKıv ruhunu nemlendirmeyelim. Şandel banaysa Sn. Kara'yı kimseye bıçaklatmayız ama çuvaldız bizimdir. . Pedere göbek rakısı götürdük, 2 saat bisiklet. ÇSS
01-04-2015 00:47 (24)
Adalet ekmektir, su'dur, havadır. Kirletildiğinde, çamurlaştığında, zehirlendiğinde o genç, temiz, çılgın yürekler korkunç işlere kalkışırlar. Ölümün ve insan hayatının bilincine ermeye henüz yetmemiş o kısacık hayatlarında, değersizleştirilmiş, aşağılanmış, kendini "göt kılı" kadar alçaltmış olanların sırtını bizzat sıvazlayan iktidarın ülkesinde; gözlerin içine bakılarak halkın emeğini çalanların tarafını tutanların dünyasına karşı; salt anın şiddetine tutsak, tüm kurbanları ile anlamsız; ama tam da bu nedenle, anlamsızlaştırılmış bu hayata, anlam katmak için çılgın bir isyanla harekete geçerler. O genç, temiz ve çılgın yürekler, anlamsızlığa karşı anlam üretmek, iktidar gücü ile utançla yaşanılacak bir hayat mahkumiyetine karşı; kendilerince utanç duymayacakları bir ölümü seçerler! Tarihsel bir yanlışın, doğru gibi göründüğü ümitsizlik günlerinin kurbanı olarak, kanları ile sulayacakları bir gelecek ümidini yeşertmek isterler. +++
01-04-2015 00:47 (25)
Yapılan yanlış, onları bu yanlışa sürükleyenlerin acımasızlığından daha büyük değildir; ölü gövdeler kimseden bağış beklemez; Bağışlamayın! Yaşayanların, köpeksi bir hayat için boyun eğdikleri iktidar; tavşanlar korkusu içindeki gündelik hayata boyun eğenler ve hak etmedikleri malları-paraları elde etmek için alçakça suçlara yapılan ortaklıklar onların suçlarından daha mı fazla bağışlanır? +++
01-04-2015 00:53 (26)
İnsanlığın tarihsel acılı geçmişini bilmeden; bu devasa adaletsizlik dağlarını bir süngüde düzleyeceğini sanan çocuklar biliyoruz ki öldürerek değil, ölerek "mesaj" vermeye çalışanlardandır! Bu yol, yol değildir! Yanlıştır! Ama giderek azgınlaşmış, utanmaz, yalanların utanacağı yalanlarla; Makyavel'in alkışlayacağı entrika, komplolarla, hem de herkesin gözleri önünde İktidar denilen kuklacılığın, tüm iplerini ele geçirmişlere karşı çılgınca bir kamikaze dalışı; doğrudan kendini bir "günah keçisi" yaparak topluma arınma yolunda kendi kanlarını "yol izi" olarak akıtanların o cansız gövdelerine şimdi ne diyeceğiz ki? Yapılan yanlışın utancı onlardan çok yaşayanlara aittir! Bunca umutsuzluk üreten iktidarın, umutsuz gençlerinin günahı, aslında kendilerine karşı işledikleri cinayetin azmettiricilerinin yargılanması ile bağışlanacaktır. ogürsel
01-04-2015 00:54 (27)
Son paragraf böyle olursa daha iyi bir ifade olacak. "Yapılan yanlışın utancı onlardan çok yaşayanlara aittir! Bu umutsuz gençlerin günahı, bunca umutsuzluk üreten bir iktidarın hesap vermesi ve bu gençlerin aslında kendilerine karşı işledikleri cinayetin azmettiricilerinin yargılanması ile bağışlanacaktır." ogürsel
01-04-2015 01:05 (28)
Genç, temiz, çılgın yürekler he mi? Utanç duymayacakları bi ölümü seçmek he mi? Yuh! Vallahi PES diyorum. Hatta OHA diyorum. Verdiği ya da vermediği hükümleri beğenmediniz diye bi kamu görevlisini öldürmeyi mazur görmek... Allahaşkına, siz harbi akıl tutulmasına uğramışsınız. Aferim onlara. İyi bok yediler. Haklı oldukları her davada haksız duruma düştüler. O sıvazlayıcı iktidara 5 yıl yetecek miting sakızı verdiler. Size vallahi ne diyeceğimi bilemiyorum. Bu da din modülü işte. İnsan harbi bu. Bizim takım mallığın önde gidenini yapsa yine de ölümüne destekleriz tribi. Amigoluk bu. Güzelleme buna mı yapılır ya! Kendimi tutamıyorum. Bi daha YUH ve OHA diyorum. Gece gece yok bu laflara hürmetz mürmetz
01-04-2015 01:20 (29)
Abi, siz hekimsiniz be abi. Şu yazdıklarınızdan vallahi ben utandım. Böyle laf edilir mi? Benim çocuğum var abi. Berkin öldü diye duyunca donakaldım abi. Duygu sömürüsü yok abi. Bencilce kendi uşağımı düşündüm. Donakaldım. Ama şimdi de Berkin kadar bigünah uşaklar var belki babasız kalan. Ne uğruna öldü o savcı? Onun da karısı vardır. Böyle bi travmayla dul kalması reva mıdır abi? Kan davası ile bu işleri çözeceksek devlet niye var abi? Ormana dönelim be abim. Olur mu be gürsel abi? Böyle işe koçaklama yapılır mı? Vallahi şaşırıyorum. Allah cümlemize önce izan sonra vicdan nasibeylesin. arif yavuz aksoy
01-04-2015 01:33 (30)
Yani, şöyle bi olayda zamanlama itibarıyla komplo teorisi aramak çok daha rasyonel olacakken bundan bi epik hava çıkartmaya çalışmak... Gürsel abi, birçok başlıkta tartışırız. O ayrı. Ben haklı olurum, siz haklı olursunuz... Bunlar başka şeyler abi. Bir savcı öldürüldü. Ama en az 2 de eylemci öldürüldü. Abim, bunda ben-sen olmaz. Bunlar da insandı. Tamam. Ben mizantropum. Siz benden daha hümanistsinizdir. Ama buradan kahramanlık öyküsü, kutsal bi şehadet anlatısı çıkartılamaz. Çıkartılmamalı. Sen yanmazsan, ben yanmazsan falan zırva abi. Yanmasın abi böyle boktan bi mevzu için senin benim gibi garibanlar. Zengin bebelerini öldürsünler anlamı falan çıkartır beyinsizler şimdi. Yahu, o zavallı çocuk dangalakça bi nedenle ve devletin polisinin elinden çıkan gaz kapsülüyle öldü. Bundan daha büyük utanç ne olurdu? Aha da bu olurdu abi. Böyle devrim olmaz abi. Böyle aşk olmaz abi. Bu anca ızdırap olur. Biz de mal gibi çekeriz bunu abi. Gece gece saçım diken diken oldu! Yapmayın lütfen abi!
01-04-2015 01:48 (31)
Çatışmanın öncesi, çatışma anı ve sonrası 9dk lık video. https://www.youtube.com/watch?v=AAS4UwzpNHQ&feature=youtu.be&app=desktop
01-04-2015 01:51 (32)
Sevgili aya, iki olasılık var. acele ile okumuşsunuz. Kişisel yargılamamın ayrıntılarını atlamışsınız. 2. olasılık farklı "evrenlerde" yaşıyoruz. paradigmamız farklı; K.A'da olduğu gibi. Ben yapılanın yanlış olduğunu, anlamsız olduğunu,söylüyorum.IŞİD vahşilerine güzelleme yapılan , hatta PKK cinayetlerinin kasten unutulan, methiyeler düzülen bir ülkede (ve HDP'ye oy vereceğim!)öncelikle kendilerini öldürterek anlamsız hayata isyandan söz ediyorum. İşte Tinselliktir bu! Övülen tinsellik! Ve aslında Tinsellik Hitler faşizmini de Gandhi barışçılığını da yaratır. *** 1979 da 19 yaşındaydım. Siz o yılları bilmez ve bizim salakça da olsa hissettiklerimizi anlayamaz olabilirsiniz; ben bu çocukları anlıyorum; yanlış yapan çocuklarını anlayan bir baba gibi. Yanlış ama anlıyorum ve arkasındaki Tinsel güzelliği görüyorum. Yanlış, anlamsız ama Tinsel güzellik! Ve bu Tinsel güzellik eğer kalırsa, "ruhunu büyütür", olgunlaştırırsa insanlığa katkı verecek; geriye kalan zaten çürümüş! ogürsel
01-04-2015 01:59 (33)
Sorunlarımızı hukuk çerçevesinde, kanun sınırları içerisinde, kuralları bozmadan çözmeliyiz. bir olumsuzluk var ise hukuka başvurulur. devlet de hukukun gereğini yapar. devlet zaten bu nedenle vardır. bu eylemi yapan teröristler berkin elvanın katili bulunsun diye böyle şiddet içeren bir eylem yapmamalılardı. ne yapılabilirdi peki? mesela dilekçeyle başvurabilirlerdi. eğer sonuçlanmaz ise bir üst mecraya dilekçe verebilirlerdi. Hatta bu durumu başsavcılığa bile bildirebilirlerdi. Sayın Arif Beye katılıyorum. Haklıyken haksız duruma düşmemek lazım
01-04-2015 02:02 (34)
Ve ben artık devrime inanmıyorum. İşçi sınıfına da inanmıyorum. Ben insanın içindeki "güzelliğe" inanıyorum. Bu "güzelliğin" aşırı hallerinden biri bu ve elbette patolojik! Her aşırılıkta olduğu gibi... Örneğin Reyhanlı katliamı nasıl da unutturuldu. Kimdi sorumluları? O Niğde'de kontrol sırasında cinayet işleyen tipik katil manyaklar hakkında neler yazıldı? Dikkat edin; bilincimizi, ahlakımızı yönetiyor bu adamlar! Bu çocuklar elbette yanlış yaptı ama bu çocukları yargılayanların, aşağılayanların ve IŞİD muhibbi adamların Tinselliğine de bakın! Siyah-Beyaz bir dünya yok; griler arasında beyaza gitmeye çalışıyoruz. Bu tür eylemlerle bir yere varılamaz! Bu tür eylemler cinayettir! Tamam! Ama arkasında yatan acılı ruh'a hakareti doğru bulmam; yine bir çok Kürt İsyancı'nın adalet arayan ve savrulan acılı ruhu gibi. Tinsellik işte böyle bir şey;daha da korkuncu Tin'ini kaybedenler kabuk insanlardır. Zor bir dünyada yaşıyoruz! ogürsel
01-04-2015 02:10 (35)
Sayın 33 Bu bir şaka mı? Kanada'dan, İsviçre'den mi yazıyorsunuz. Zaten bu tür çılgınca işler hukukun işlemediği ülkelerde ortaya çıkar. Sorun da budur? Hukukun olmadığı ülkede böyle yüreği yanan gençler çılgınca yanlış işlere savrulur. İktidarın işlediği cinayetlerin, yaptığı hırsızlıkların yargılanmadığı ülkelerde bu tür adalet dağıtmaya dayalı çılgınlıklar yapılır. Burada adaletsizliğin bir bütün olarak görülmesi gerekir. Gerçek anlamda bu ülkede hukuk olsaydı iktidar sahiplerinin tepesinde oturanların çoğunun hapishanede olması gerekirdi. İşte insan bilincinin ne kadar çarpıtılabileceğine dair 33 iyi bir örnektir. ogürsel
01-04-2015 02:42 (36)
33'ten seslenen KBE mağduru kendince komedi yapmaya çalışmış. Dilekçe, bir üst mecraya dilekçe... Ha guzuma. Siz bu kafada olduğunuz müddetçe fraksiyonlaşa fraksiyonlaşa unufak olur gider, ucuz şiddet taraftarı olanlarınız da devrim yapıp kurtaracağınız halktan her daim fakofu yersiniz. Ondan sonra da bazı dallamalar "Stalin'in sorumlusu olduğu devlet terörüne burda neden laf edilmiyor?" diye vikler. Bu durumun sorumlusu kim gardaş? Bu siyasal ortamı yaratan, bu adice bile sayılamayacak cinayetleri işleyen-işleten üst akıl kim? Maçanız yiyip "O"nunla hesaplaşabiliyo musunuz? ETA ve IRA bile bu stil aptalca eylemleri 25 yıl oldu bırakalı. Gavurdan örnek vermesem anlayamazsınız. Kafanız kıt ne de olsa. Oysa ki bunu düşunebilmek için örnek değil beyin yeterli. O ayrı. Gürsel Abi'nin mantığındaki tinsellik zamazingosunun aynını kelle kesen IŞİD'ci de taşıyo. O da kendisine göre haklı. O da diyo ki, amariha benim ülkemi mahvetti, ben de onun askerini gırtlakliym. Sizin kafayı doğru alırsak+
01-04-2015 16:43 (37)
Haklıyken haksız duruma düşmemek lazım di mi abi. Bu cümlenle yılın konformizmi ödülünü almalısın arif abi. devlet niye var diye sormuşsun bi de. bizler bulgur yediğimiz için annamıyoruz. sen kıvrak zekanla, sözcük cambazlığınla marjinal düşüncelerinle bunu da bilirsin arif abi. bize laf düşmez. senin dışındaki herkes zaten kronik bulgur yemiştir. sen burada onyılların sağcı klişelerini sırala diye var devlet. herşeye risksizce üstperdeden yorum yap diye var devlet. en doğrusu senin yaptığın abi, bence de öyle. haklıyken haksız duruma düşme aman ha. hürmetz falan yaz, sözcüklerle oyna, böylece herkes senin ne kadar marjinal olduğunu anlasın. ama sakın haklıyken haksız duruma düşme. peki haklıyken köşende oturup hiçbir şey yapmamak nasıl bir şey arif abi anlatsana. HD
01-04-2015 02:43 (38)
+ karşı tarafın da aynı argümanla kendine bi martyrdom yaratabileceğini görememek için ya kör ya salak olmak gerekiyo. Abi, an itibarı ile 33'e yanıt yazmışınız. O KBE mağduru kendince ironi yapmaya çalışmış. Onun anliicaa dilden ben cevap yazıyorum. Ya bu bi komedi olamaz. Olsa olsa karabasan olur. Lütfen ya! 33'teki süpzek, savcıyı öldürdüler, Berkin'in katillerini öğrenmiş oldular. "Adalet de yerini buldu. Kahrolsun faşist teğceğ" he mi? Üstteki despot da çok korktu, emin ol. Tırstı da boku içine gaçtı. Ya bi gidin allahaşkına. Vallahi, Doğan Avcıoğlu alayınızdan daha gerçekçiydi. İktidarın nasıl ele geçirilebileceği konusunda azıcık Lenin okuyaydınız bari. Subcomandante hala dağda. Meksika köylüsü hala domalık. ETA'nın en büyük kazanımı cadde adlarının hem ispanyolca hem baskça olması. Belfast hala bombok. Sizin kafa dünyanın tüm ezilen halklarını kurtardı zaten. Unuttum. Tüm faşist despotların da defterini dürdü. Yalnız, bu konuda sanırım amariha sizden daha etkin. Ha guzuma! aya
01-04-2015 08:55 (39)
34'ten Gürsel abim... İnsanın içindeki güzelliğe inanıyomuşsunuz. O delikten bakınca öyle mi gözüküyo abi? Benim delikten bakınca hep bok gözüküyo da... Üstten de en fazla kusmuk... Geçelim abim bunları. Ne güzelliği?! Mal bu abi! Ecce homo! a.y.a.
01-04-2015 08:56 (40)
1. Olmayan adına mail adresi alabilecek cesaretinle sana şeref madalyası takarlar. 2. Sen daha devletle iktidar sahibini ayırdedecek zeka seviyesine erişmeden bana laf yetiştirmeye kasma. 3. Ben Gürsel abinin muhtemel dissosiatif madde etkisi altında yazdığını umduğum bu geceki yorumlarına cevaben sözcük oyunu yapmadım. 4. Burada hiç marjinalim tribine girmedim. Şükrolsun, o işler için benden çok daha hevesli mebzul miktarda adlı-adsız mevcut. 5. Sıraladığım sağcı klişe neymiş? Şöyle de ben de öğreniym. 6. Risksizce? Üstperdeden? Adım belli, sanım belli. Sen miyim ben? Sen ne risk aldın? Ne "fikir" beyan ettin? 7. Bu olaydan sonra Berkin'in ölümünden sorumlu olanların, o zavallının masum kanı ellerine bulaşmış "büyükbaş"ların halkın önünde nasıl "haklı" pozisyona geçeceğini algılayamıyosan zaten sana ilaç yok. Disleksi de zaten bunu anlayamama haline verilen tıbbi ad! 8. Cadıavı nasıl yapılır bundan sonra seyreylersiniz. Bunu göremeyecek kadar basiretsiz olanlara ne diyim? Ha guzuma
01-04-2015 12:26 (41)
28 ve 29 nolu yorumların neredeyse her cümlesi sağcı klişesi. kan davası gütmeyelim, devlet var. devlet bu işleri çözüyor zaten adil adil, di mi arif abi. haklıyken haksız duruma düşme klişesini saymıyorum bile. ha guzuma diye bitince bu sağcı klişeler görünmez olmuyor arif abi. sözcük oyunlarının da kendince riski var di mi abi. Üstperde meselesine gelince. şu siteyi 6 aydır okurum, hemen hemen hiç yorum yazmadım ama şunu söylemem lazım: bu sitede gördüğüm en kendini beğenmiş yorumlar bile seninkilerin yanında çok mütevazi kalıyor arif abi. eğer bu olayı büyükbaşların nasıl kullanacağı üzerinden konuşacaksak gezi de olmayaydı. bak nasıl kullandılar. hiç kıpırdamayalım, çünkü kullanabilirler. haklıyken haksız duruma düşmeyelim dedin ya arif abi, beni yedin bitirdin. Rabbim zekanı ve konformizmini daim etsin. hulagu
01-04-2015 12:32 (42)
hulagu bey abi, adınıza bakılırsa Türk milliyetçisiniz galiba. Sola nasıl akıl veriyorsunuz güzel şey bunlar. Haklıyken haksız konuma düşmek kötü bir klişe değilmi abi. Bunu solcularmı kullanıyor. Yoksa solcular kullanmasınmı. Tam anlayamadım. Haklıyken haksız olmak solcuların olmayacağı bir şeymi, yasaklandımı bu laf. Onu bir açıklasan dediydim. Konformizm ne abi bide. Konfor düşkünlüğü değilmi. Arif abinin konfor düşkünü olduğunu nasıl bildin? Talamusun Sesi
01-04-2015 12:45 (43)
nereden çıkardın kardeş türk milliyetçisi olduğumu. bu nasıl bir kafa. misal bu arif beye sorsan mahir çayana deniz gezmişe falan sempati besliyordur. che falan zaten süper adamlardır. kendi üslubuyla yanıtlarsak: arif abimiz eylemcinin eski, medyatik ve marka olanını sever. bazen susmayı da bilse her konuda ahkam sevmese daha makbul adam olacak arif abimiz. herşeyi biliyor hali böyle oluyor.hümanist hulagu
01-04-2015 12:48 (44)
Allah tez zamanda seni disleksiden kurtarsın. Amin. Dinlersiniz reyizbaşganı bol bol artık. "Benim savcımı öldürdüler". Bulgur mağduru olmadığını savunduğun senin gibi süpzeklerin oluşturduğu topluluk da "hüloooy" diye bağırır. Toplu yuhlama seansı dinleriz. Ha guzuma benim. Siz de kendi şehit edebiyatınızla teksir kağıtlarına bastırdığınız broşürlerle anma günleri tertip edersiniz. Devrim şehitleri. Faşist teğceğ. Bi halay. Tok sesli bi abi samsundan sararmış bıyıklarla coşumlattırır ortalığı. Yaşasın halkların kardeşliği. Baskılar bizleri yıldıramaz. Susma, sustukça sıra sana gelecek. Böylelikle ezilen halkların tek ve gerçek kurtarıcıları olarak nonkonformist nonkonformist takılırsınız. Aferim. Aynen böyle devam edin. Ulan hiç mi aklınıza gelmedi? Kriminoloji ders 1. Suç unsuru olan bi olay var. Fail ya da azmettirici bundan en fazla kârı olandır. Acaba kim, kim? Bu istatistik sağlam. %80'in üstünde! Allah cümlenizi daim nonkonformist süperkahramanlar eyleye. HA GUZUMA
01-04-2015 16:32 (45)
E benim bulgurist isenbugu'm. Hiç yorum yazmadın sen, he mi? Ya de get. Ayrıca kendimi beğenip beğenmeyeceğimi sana mı soracağıdım? Gürselabicoşumlamalarına verdiğim yanıtların neresinde kendinibeğenme seziverdin a kifayetsiz? Yeni modelleriniz kimlerdi de burun gıvırdık? Nerden biliyon eski modellerinize hayran olduğumu? Bak, ben desteksiz sallamıyom a nonkonformist zippergahrımanım benim. Medyatik? Tiskinirim!
01-04-2015 16:32 (46)
Disleksi ne demek?
01-04-2015 16:32 (47)
Yav reyiz başganın rumuzu da bi belli olmuyo ki sorma gitsin. İki satırda bir "kafanız bu kadar, kafanız basmıyor, insan böyledir" demese daha iyi saklanırmış da işte o kadar çalışamamış dersine.
01-04-2015 17:05 (48)
reyiz başgan kimki yorumcu tavşan. 47 nolu yav yav abi. Sana diyom. Hakkaten anlamadım. O kim, saklanan kim, kim nereden basmıyor? Talamusun Sesi
01-04-2015 17:44 (49)
Disleksi işte bu. 44'te ne yazmışım? "Benim savcımı öldürdüler" diye mitingde kim der bu ülkede? Bu ülke derken Bulguristan'dan bahsediyorum. Aynı kişi "Benim milisim destan yazdı" da der mi? A) Der. B) Kesin der. C) Yüzde 1000 der. D) Yüzde bimilyon der. E) Hepsi. Bulguristan'ın reyizbaşganı sizce kim ola? A) Dibek Öğütücüyev B) Yosip Visaryonoviç C) Keşkek Eppekyan D) Bul Gur E) Ortaya karışık. Kinaye bile sayılamayacak tespitleri bu sansür ortamında daha dolaysız nasıl anlatabilirim? Bunu okuyup da anlamayan adam dislektik değilse nedir? A) Maldiğneği B) Kronik Bulgur Entoks vakası C) Ağır Fenilketonüri vakası D) Doğumsal Hipotiroidi mağduru E) İnsanbu sitesinin kadrolu anonim trolü, yani hepsi. Bu durumda ben kim oliyrum? A) Paris Hilton B) Freddy Krueger C) Baltalı İlah Zagor'un bacanaa D) Yorgo Bacanos E) Sevimsiz Hayalet Castor. Lan güldürdünüz beni yine trolümsüler. Allah da sizi... Yok la. Güldürmesin. Ne güldürcek sizin gibi tiynetsizleri!? Hürmetzzz anlayana
01-04-2015 20:18 (50)
Sevgili aya; ne kadar kötümsersin. Diğer yazılarında da bu hissediliyor. Aslında bardağın yarısı dolu; yarısı boş. Elbette ki tamamı değil. Her ikimizi de destekleyecek çok tarihsel olay, kişi bulunabilir. Buna inanmasam okuma, yazma hevesimi kaybederim; belki bu nedenle inanmak istiyorum. Ve ben yalnızca güne bakmıyorum. İnsan derken on binlerce yıl içindeki süreç içindeki varlığa bakıyorum. "Daha iyi olabilirler" ilkesi ile konuşuyor, yazıyorum. Elimden bu geliyor çünkü; ben de her kes kadar iyi ya da kötüyüm çünkü. Yazdığım yazıya tekrar baktım. "Ayık kafayla!" Olayı özünde yanlış "anlamsız" buluyorum. Ve ama'lar ekliyorum. "Tarihsel bir yanlış" diyorum. "anın şiddetine tutsak", eylemi "umutsuzca" buluyorum. Yetmez mi? Bu örgütün yöntemleri korkunç; sanırım kendi yoldaşlarını da öldürmüşlerdi. Zaten bir kaç aydır üzerinde düşündüğüm bir konu; bu ideolojilerden kime ne hayır geldi? Bizim gençliğimiz bu tür hatalara nasıl sürüklenildiğine dair empati yapabilecek süreçlerden geçti.+
01-04-2015 20:19 (51)
Bu insanların çok iyi niyetli, özgeci olduklarını düşünüyorum; ama bir toplumun kurtuluşunun da "devlet gibi" cinayetler işlemekten geçmeyeceğine de inanıyorum. Bu gençlerin "ruhunun" evrimsel olarak olumlu olduğuna inanıyorum! İtirazım bu gençleri aşağılayanların daha büyük kötülükler üretiyor olması; kendi kötülüklerini bu gençlerin "sınırlı kötülüklerinde" yıkamaya kalkışması. Kısacası, "ayık kafa" ile de fikrim değişmedi. (Mail adresimi yazıyorum. Yayınlanmıyor. (o gürsel. Editöre ricam yazılabilir, isteyene verilebilir. ogürsel
01-04-2015 20:44 (52)
disleksi, buradaki kullanılış tarzıyla daha çok, gerizekalı dememiş olmak için seçilmiş bir sözcük gibi duruyor.
01-04-2015 21:56 (53)
Arif Abi, bak yazman gerekenleri yazmamışsın: bu solcuların ölümü fetişleştirdiğini yazmalısın. daha zekice eylem yapmalarını söylemelisin. http://serbestiyet.com/Yazarlar/affedersiniz-sizin-isidden-nedir-farkiniz-133086 bak senin yerine halil berktay yazmış birşeyler. bence sen çok daha iyi yazarsın. böyle bir olayda ölenlere karşı baktığın keskin gözlerinle devletül alamıza da bakmanı beklerdik ama şimdi bulgurlu halimizle fazla konuşmayalım. ne de olsa en radikal sensin, herşeyin ölçüsü sensin. arif abi neden serbestiyette yazmıyorsun, hem risksiz, hem de akmaz kokmaz bir solculuk. taylan hocanın sıkça değindiği küçük burjuvalığı acaba senden mi esinlendi acaba. kaan hocanın yazmaktan klavyesinde tüy bitti ama yani yaşam biçiminden mi geliyor bu muhteşem analizler. solcu dediklerimiz solcu olarak mı yaşıyor. yoksa burada ahkam kesince solculuk farizelerimiz eda edilmiş mi oluyor. hulagu the arifist
02-04-2015 00:06 (54)
"kimileri de hakikaten samimidirler ve ruhlarındaki tüm temiz coşkuyla inanırlar... militanların gözüpeklikleri, fedakarlıkları, intiharı andıran tavırları bu entelektüelleri baştan çıkarmaktadır... şehit olma iradeleri ve erkeksi bütünlükleriyle her tür eleştirel hatta pratik incelemenin dışında kal -makta-... Bir harekete ya da herhangi bir şefin kişiliğinin putlaştırılmasına dinsel bir şekilde katılan entelektüelin tavrı bence psikolojik olarak da, ruhsal olgunlaşmamışlığı ele verir; yalnızlık ve kendini sorgulama riskinden çekinen az-gelişmiş bir benliğin bütünleşme ihtiyacı, bir sığınağın emniyetli kozasına kapanıverir. Bu sığınak aile olmadığında kabile olabilir; bu da olmazsa Parti ya da Tarikat olabilir. Bu sığınağa rahat, rahat kapanıldığında olgulara hiç bir şeye tekabül etmeyip maskeler haline gelen fikirler dışarıya doğru yansıtılır; çünkü tüm bu maskelerin arkasında annesinden ayrılmaktan korkan titrek bir çocuk vardır... Yaralı Bilinç (OG)
02-04-2015 00:21 (55)
"Avrupa'da çoğunluğu temsil ettiğini düşünen ya da etmediğine inanmayan çok az örgüt vardır. Bu inanç ya da gösteriş güçlerini artırır ve uygulamalarını yasallaştırır...Dava uğruna şiddete başvurabilirler... Avrupa'daki örgütler kendilerini söz hakkı olmayan toplumun yasama ve yürütme organı sayarlar.Bu inançtan yola çıkarak eyleme geçerler ve hükmederler... Avrupa'daki örgütlerin kullandığı yöntemler elde etmek istediği sonuçla uyumludur.Bunların başlıca amacı tartışmak değil, eylem; (amaçları) ikna etmek değil, mücadele olduğundan sivil ve barışçı bir örgütten çok askeri bir örgüte benzerler.Güçlerini mümkün olduğu kadar tek bir merkezde toplar ve yönetimi az sayıda bir lider grubuna verirler... Örgüt üyeleri...Özgür iradeleri yoktur ve pasif boyun eğme içerisindedirler.Çoğu kez karşı çıktıkları baskı rejiminden daha ağır ve yoğun bir baskı altındadırlar.Özgür irade ve düşünceleri başkalarının denetiminde olanlar,özgür olmak istediklerini nasıl savunabilirler."A. Tocqueville.1832(OG)
02-04-2015 01:06 (56)
http://www.haberartiturk.com/adliye-catismasinin-kayitlari-ortaya-cikti-27748h.htm Arif Bey 2 dk lık ses kaydını dinlemek istemez misiniz. silah sesleri 1:00 dan sonra.
02-04-2015 01:06 (57)
sevgili hulagu, bensiz gecelerin sana ne kadar zor geldiğini şu an idrak etmiş bulunuyorum. haklısın. sen ilk değilsin beni obsesyon nesnesi yapan. o tarifsiz boşluğu bi tek benim doldurabileceğim düşüyle yanıp tutuşmaktasın. farkettim bu gerçeği. zor tabii bensiz olmak. arifizm çetin bi bağımlılık modeli olarak da adlandırılır. yalnız... işte orda bi yalnız var. beni tanıdığım hiçkimse arif diye çağırmaz. "sen çağır canımıniçi" diycem ama... benim kulaklar ona zor alışır be hüla-gülüm. bi de... disleksi hakkaten tıbbın henüz çare bulamadığı bi durum. o yüzden sen hakkaten allahlıksın. çünkü madem 6 aydır burayı takip ediyosun, adama sormazlar mı? e be hüla-gülüm, ben de nerdeyse tam 5 ay 20 gündür buraya yorum yazıyorum. bi kere (rakamla-1) ben solcuyum dedim mi? ha guzuuum? vallahi ameliyattan yeni çıktım. harbi yorgunum. biraz yemek yiicem. sonra da uyurum. düşlerine beni aldığını biliyorum hülagül the arifoman. kolay gelsin sana. bana iyi uykular. hürmet olmadan sadece zzzzzz
02-04-2015 01:06 (58)
görüşmeler sürerken içeriden silah sesleri gelmişmiş de müdahale etmek zorunda kalmışlarmış. yazık, iyi uykular millete. seslerini duyurmak istediler, duyurabildiler mi, öldürmeye karar verdiler ve öldürdüler. İster savcı olun ister eylemci, yok aslında birbirimizden farkımız bu topraklarda yaşıyoruz hepimiz ve ortada bir zulüm varsa hepimiz mağduruz. Deniz Can
02-04-2015 02:14 (59)
gürsel abi, ben iyimser (siz aslında bence tersten "iyicil"i kastetmişsiniz ya, o da ayrı) olduğumu ne vakit söyledim? "evrimsel olarak olumlu" buyurmuşsunuz abi (ruhlar için falan). abicim, lütfen bana size evrimi öğreten adamın adını bahşeder misiniz? çapraz kontrol yapıcam. eğer sizin sınıf arkadaşlarınız da benzer kalıplarda bi evrim yorumu yumurtlarlarsa şöyle yapmayı düşünüyorum. A) o hocanız sağ ise evinin kapısına "evrim nasıl totosundan anlanır ya da anlatılırın yaşayan efsanesi" yazan bi anıt yaptırayım. ya da B) Hakk'ın rahmetine gavuşmuşsa da mezarına "evrim derslerine yeniden başlamak için asla çok geç değildir. ya da bazı hallerde gerçekten geç olabilir; mi acaba???" notu iliştirilmiş bi çelenk bırakayım. ben o "gençleri" aşağılamadım abim. olayın gabak gibi komplo olduğunu ıskalamanız ve üstüne üstlük, böyle bi ölüm triosu üzerinden şehadet efsanesi yaratmanıza bozuldum. ve maalesef, sanıyorum ki, o uşakların ölümü nedeniyle duyduğum üzüntü çok daha samimi! a.y.a.
02-04-2015 02:14 (60)
gecenin son notu yine hülagülüme. ben halil berktay'la asla karıştırılamayacak derecede "müstakim" bi adamım. bi zaman aydınlıkçı, sonra liborotti, sonra tosun yancısı, sonra kürdofil hiç olmadım. neysem hep oydum gülüm. ha insan değişmez mi? değişebilir tabii. ama bunu o dönem çalan havaya ayak uydurayım diye dansöz kıvraklığıyla ya da maddi çıkar beklentileriyle yapıyosa ona kibarca "dönek" diyoruz. güzel dilinizde (dikkat! diliniz! M kullanmadım) bu model adamları tanımlayacak çok daha rafine sözcükler var. ama sonra cinsiyetçi söylemlerden vazgeçin de, bayanların yanında ayıboluyo da, çocukları argoya alıştırma da... vik vik de vik vik. dinleyemem. vallahi yorgunum! a.y.a. sucuks!
02-04-2015 02:15 (61)
mortadellalı sandviç yaptım. lifsiz. yanına da bi Bud açtım. şimdi yiyip içip cücükburcuva karnımı ovuştiriciğm. gece de sinema kanalından yeni bi amarihan filmi bakarım artık. lüküs hayat, oh ne rahat! dayanamadım. 52 gücenir dedim kendi kendime. ona da yanıt vermeden gitmiym. 52 nümeronun sahibi saygıdeğer adsız yorumcu, ben gerizekalıya hep gerizekalı derim. zenciye zenci (afrikalı ne la? Gaddafi Grönlandlı mıydı), karıya karı, kocaya koca derim (eş annelerin orasından çıkana denir. la ne fenasınız. plasenta la işte. gelene eş, gidene peş). cinsel tercihlerini bildiğim arkadaşlarıma da anadilinizdeki karşılıkları ile seslenirim. kıvırtmam. zamansız ve anlamsız lirizmden ve koçaklamalardan tiSKinir, politik doğruculuktan nefret eder, büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperim. a.y.a. salamsss
02-04-2015 14:14 (62)
evrim, kültürel, zihinsel, yaşayışsaldır; elbette biyolojik değildir. ogürsel
02-04-2015 14:31 (63)
Yanlış mı okudum? Biri evrim biyolojik değildir diyor, siz de okudunuz mu? Saçmalama özgürlüğü insana neler söyletiyor.
02-04-2015 15:36 (64)
Bu gençlerin "ruhunun" evrimsel olarak olumlu olduğuna inanıyorum!" yazmıştım. .. Bu cümledeki evrimi "kültürel" olarak andığımı anlamamak için bu çaba neden? Bu samimiyetsizlik neden? Bu ucuzluk neden? ogürsel
02-04-2015 17:43 (65)
Burada hem de 1832 de yazılmış 54, ve 55 de İran'lı bir yazarın Yaralı bilinç kitabından iki alıntı yaptım. Gören yok; bu arada cımbızlama sözcüklerle, anlamın bütününden kopartarak bir eleştiri-aşağılama çabası görünüyor. Bu mevzuda bence çok önemli, "tanı koyan" bu iki alıntının değerini görmezden gelip, salt laf geçirme hevesi taşıyanlarla işe yarar bir diyalogun mümkün olacağını sanmıyorum. ************ En akıllılarının bile beynindeki on binlerce sözcüğü kusarak yazmanın; anlayamayacağı "dünyayı" ilkeller gibi aşağılamanın standart olduğu bir ülkede yaşadığımı biliyorum yaşıyorken, bataryası dolu iken, hangarlarda yaptığı gürültüyü yaşam belirtisi sanırken sevimli görünebilirler; fazla yaklaşmamalı; her an deliklerinden birinden çok kullanılmış kara bir makine yağı fışkırıverir. ogürsel
DOST SİTELER
Toplam Giriş Sayısı : 2210755
Arama

İmzasız yazı yayımlanmaz. Yazıların sorumluluğu öncelikle yazarına aittir.