Meme kanserinde erken teşhiste vazgeçilmez yöntem olarak gösterilen mamografi üstüne tartışma devam ediyor. Ana akım tıp ve birçok hekim, kadınlara periyodik mamografi önerirken, başka bazı tıp insanları mamografiye karşı. Mamografinin gereksiz sıklıkta uygulandığı, zararsız başka bazı yöntemlerin daha geçerli olduğu ileri sürülüyor. Üstelik mamografi ışın alma nedeniyle kanser riskini de artırıyor.
Bu iddialara karşı birçok “bilimsel” yayından yapılan alıntılar, göndermeler, mamografinin gerekliliğine ve zararsızlığına işaret ediyordu. Kristine Rasmussen ve arkadaşlarının, Evidence Based Medicine dergisinde yayımlanan makalesi, bu göndermelerin büyük ölçüde çıkara dayandığını gösterdi.
Yayımlanan makalelerde yanlış tanılardan bahsedilmiyor, mamografi uygulanan hastalarda göğüs kanserinden ölme oranları es geçiliyordu. Bu skandal duruma uzmanlık derneklerinin yayımladıkları dergilerde daha fazla rastlanıyordu.
Makale, başta uzmanlık derneklerinin çıkardıkları olmak üzere “bilimsel” dergilerin ve yazarlarının bir bölümünün maddi çıkara göre yayın yaptığı sonucuyla bitmekte.
Haberin özgün hali kanitlar.com adlı sitede yayımlandı. Tamamını okumak için şu bağlantıyı tıklayabilirsiniz: http://www.kanitlar.com/bilimsel-sonuclarin-sitasyonu-ve-cikar-catismasi-mamografi-taramalari.html
Kaan Arslanoğlu